Hırsızların Gözü Kayıt Cihazlarında

Son zamanlarda yaşanan hırsızlık olaylarında sıklıkla duyduğumuz konulardan bir tanesi kamera kayıt cihazlarının çalınması olmaya başladı. Soygun için mekâna giren hırsızlar öncelikle kamera kayıt cihazını çalıp delilleri de çaldıkları diğer eşyalar ile birlikte alıp götürebiliyorlar. Böylece ortada kamera kayıtlarından eser kalmıyor. Güvenliğin sağlanması için kurulan sistem bir anda deliller ile birlikte ortadan kayboluyor.

Böyle bir durum ile karşı karşıya kalmamak için ne yapılması gerekiyor? Nelere dikkat etmemiz gerekiyor? Kısaca bunlardan bahsedelim.
Kayıt cihazlarının muhafaza edileceği ve montajının yapılacağı yerleri genellikle montajı yapacak olan firmanın keşife gelen ya da montajı yapacak olan teknik servis personeli tarafından belirleniyor. Kayıt cihazının yeri belirlenirken genelde erişim kolay, servis verildiğinde servis elemanını zora sokmayacak, kablo ve kablolama çalışmasında rahatlık sağlayacak bir yer belirlenebiliyor. Bunların tümü doğru fakat bu doğruların önünde gözden kaçırmamamız gereken bir gerçek daha ortaya çıkıyor. Montajı yapılan kayıt cihazının montaj yerindeki konumu ve dışarıdan gelebilecek tehditlere karşı ne kadar erişebilir olduğudur.

Daha kısa bir özet ile kayıt cihazının konulacağı yer hırsızların erişimini zorlaştıracak, mümkünse fiziki olarak gözle kolay şekilde görülemeyecek bir yer olarak belirlenirse soygun esnasında kayıt cihazının da çalınmasını bir nebze olsun önlemiş olabilirsiniz. Göz önünde bulunmamasının önemli olduğu kadar bulunduğu ortamın iklimlendirilmesinin de önemi büyük. Göz önünde bulundurmamak için tavan arasında, sıcaklığın ve tozun çok yüksek olduğu, hava almayan, rutubetli ortamların da tercih edilmemesi gerekmektedir.

Genelde işletmelerin birçoğunda iklimlendirilmesi, kontrollü giriş çıkışı, olan sistem odaları mevcut ve diğer önemli (serverlar, switchler vs.) cihazlar gibi kayıt cihazları da buralarda muhafaza edilebiliyor. En doğru ve güvenilir olan yöntem de aslında bu. Girişi yetkilendirilmiş, iklimlendirilmesi yapılmış, yalnızca bu cihazların muhafaza edildiği odalar.
Küçük ve orta ölçekli işletmelerde bu durum biraz farklılık gösterebiliyor. Sistem odası gereksinimi olmayan on binlerce hatta yüzbinlerce işletme var. Bunu yalnızca işletme için kısıtlamamak gerekiyor. Aynı durum evler için de geçerli.

Hırsızları caydırabilmek, yaşanan olayı tespit ve teşhis edebilmek için kullanmış olduğumuz güvenlik kameralarımızın kayıtlarını güvenli bir ortamda saklayabilmenin ihtiyaç halinde hayati önem taşıdığını anlamış oluyor.

Kayıt cihazlarının fiziki olarak koruma altına alınması, ortamda gizlenmesi gibi önlemlerin dışında, teknolojik olarak bu riskli durumun önüne geçmek için ufak bir önerimiz daha olacak.
Kameraların üzerinde bulunan SD kartların da kayıt yapmak için kullanabilir ya da kayıtlarınızın bulunduğunuz ortam dışında ayrıca farklı bir yerde (bulut ortamında) daha tutulmasını sağlayabilirsiniz.